Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ettiğim ah değildir, bahtım siyah değildir.

“In vino veritas” demişler Latince’de. Muhtemelen rakıyı bilmediklerinden. Rakıyı bilmiyorlarsa Zeki Müren’i hiç bilmiyorlardır. Zeki Müren’i ve rakıyı bilmediğin bir hayatı yaşamanın ne gereği var ki zaten? Son bir senedir yaşlanmak üzerine düşünüyorum. 30 yaşıma geldiğimden beri yani. O kadar ki 30. doğum günümle birlikte anılarımı yazmaya başladım. Sonra kalp krizi geçirince durdum ama o başka bir konudur ve başka bir yazıda anlatılmalıdır. Anılar benim için çok önemli. Hayatı yaşamamın asıl amacı anı biriktirmek diyebilirim. Anlatmaya değer hikayelerin yoksa yaşamanın ne gereği var ki zaten? Ahmet Amca’nın kitabını bitirdim geçen gün: Beyler Sokağı . Ahmet Amca bir kalp krizi sonucunda vakitsizce aramızdan ayrıldığında ben henüz kalp krizi geçirmemiştim. Onun ölümünün hemen ardından Çeşme’de, sonrasında da Moda’da hakkında o kadar çok anı ve hikaye dinledim ki; “Keşke” dedim “benim de öldüğüm zaman hakkımda bu kadar konuşacak, anılar anlatacak dostlarım ve anlatmaya değecek